Bir işletmenin faaliyetlerini yerine getirebilmesi için çalışanlara ihtiyacı vardır. Çeşitli sınıflara ayrılan ve görevleri itibariyle işletme operasyonlarına katkı sağlayan çalışanların tamamı personel olarak değerlendirilir. Personel, işletmenin sürdürebilir faaliyetlerinde herhangi bir kesintinin olmaması için gereken en temel varlıktır. İşgücüne katılım gösteren personel işletme için hayati öneme sahip operasyonları işletme adına, onu temsil ederek yürütür. Bu nedenle işletme ve personel arasında kurulan sadakat, kurum kültürü anlayışı oldukça önem arz eder.
İşletmenin başarısına doğrudan katkı sağlayan, markayı temsil eden ve kurum kültürüne uyum sağlayarak, işletmeye kazanımlar sağlayan personelin seçiminde birtakım insan kaynakları prensipleri dikkate alınır. Doğru personel seçimin önemi, zaman ve işgücü kaybının önüne geçmektir. Bu konuda yapılan yanlış seçimlerin olması halinde ilgili işi yerine getiren personelden kaynaklı hatalar ortaya çıkabilir. Bu da firmaya yeni bir eleman istihdam etmek için ekstra bir zaman kaybı anlamına gelir. Ayrıca yanlış personel seçiminden kaynaklı yanlışlıklar firma imajına da zarar verebilir. Bu tür konularla muhatap kalmamak adına personel seçim sürecinde insan kaynakları departmanı tarafından profesyonel yaklaşımların kullanımı oldukça önemlidir.
Doğru personel seçimi sayesinde firmanın kurum kültürüne uyum sağlama konusunda başarılı çalışana sahip olunabilir. Bu da, kısa sürede personelin diğer ekip arkadaşlarına uyum sağlamasının yolunu açar. Elbette ki burada firma tarafından oryantasyon sürecinde izlenen tutumlar da dikkate alınabilir. Ancak iletişim becerileri açısından yeterlilik sağlayan personelin ilgili süreci çok daha hızlı tamamlamayı, ekip arkadaşlarıyla işletmeye katkı sağlayacak çalışmalara imza atması daha hızlı gerçekleşir. Bu da, adaptasyon sürecinde kaybedilen zamanı ortadan kaldırır.
İşe almada dikkat edilen temel ölçütler nelerdir?
Yeni yaklaşımlarla sürekli değişkenlik arz eden bu sahada kesin bir formatın olduğunu söylemek imkansızdır. Ancak birçok insan kaynakları disiplini ile uğraşan uzmanların ortak görüşlerinden derlenen genel bir temel ölçütler ağı vardır. Bunların en başında mevcut çağın becerilerini ifade eden iletişim, problem çözme, ekip çalışmasına uygun, yazılı ve sözlü iletişim konusunda etkinlikler başta geliyor. Ayrıca fiziksel özellikler, akademik durum ve geçmişteki deneyimleri de dikkate alınan diğer hususları içerir.
Elemeci ve bütüncül yaklaşım modelleri nedir?
İnsan kaynakları tarafından izlenen çeşitli test ev yöntemler söz konusudur. Bu yöntemleri n genel bir hattını ifade eden eleyici ve bütüncül yaklaşımlar personel seçiminde önemli avantaj sağlayan modellerdir. Elemeci yaklaşım, özellikle yoğun başvuru alındığı dönemlerde ilk aşamada önemli ölçüde eleme yapılmasına dayanır. En son aşamada ise daha az adayın değerlendirmeye alınmasına dayanır. Bu durum daha çok acil personel ihtiyacının karşılanması halinde uygulanır. Bir an önce yetersiz adayların gözden çıkarılması ve uygun aday kitlesi üzerinde görüşülecek adayların tespit edilmesine dayanır.
Bütüncül yaklaşım da insan kaynakları tarafından uygulanan bir diğer modeldir. Bu modelde en iyi adayı bulma yöntemi uygulanır. Bu nedenle ilk elemeyi geçen tüm adayların sonraki değerlendirme aşamalarına katılmaları, hepsinin farklı durumlara yönelik performans durumlarını tespit edilmesine dayanır. Böylece adaylar arasındaki ince farklılıklar çok daha iyi gözlemlenir ve ortaya çıkarılabilir. Bu yaklaşım, personel ihtiyacının çok fazla acil olmadığı ve ilgili pozisyonun önemli olduğu durumlarda tercih edilen bir yöntemdir.
Seçim kriterlerine önemli etki eden bir konu da adayın kişisel özellikleridir. Herkes tarafından önemli bir etken olarak değerlendirilen kişilik özelliklerinde adayın içe veya dışa dönüklük durumları, duygusal hali, esneklik ve nezaket gibi uyumluluk tarafları, hayal gücünü ifade eden yaratıcılık yönleri de dikkate alınması gerekir.